Türkiye’de kadınların iş gücüne katılımı özellikle 15 yaş ve üzeri nüfus arasında önemli bir toplumsal konu olarak gündemdeki yerini koruyor. Son veriler, bu yaş grubunda yer alan yaklaşık 21 milyon 47 bin kadının iş gücüne dahil olamadığını ortaya koyuyor. Yaşanılan bu durum yalnızca ekonomik bir veri olmanın ötesinde toplumsal cinsiyet eşitliği açısından da dikkatle incelenmesi gereken bir tabloyu gözler önüne seriyor.
Kadınların iş gücüne katılımını engelleyen birçok faktör yer alıyor. Bu nedenlerin başında ise ev içi sorumluluklar geliyor. Verilere göre iş gücüne katılamayan kadınların 7 milyon 376 bini ev işleriyle meşgul olmaları nedeniyle iş hayatında yer alamıyor.
Kadınların çoğu zaman evin düzeni, çocuk bakımı ve yaşlılara bakım gibi sorumlulukları üstlenmesi onların dışarıda bir işte çalışmasını zorlaştırıyor.
Listenin İlk Sırasında Ev İşleri Yer Alıyor
Kadınların iş gücüne katılımını engelleyen nedenlerin başında ev işleri geliyor. Özellikle çocuk bakımı, hasta ve yaşlı yakınlara bakım gibi geleneksel görev dağılımları milyonlarca kadının çalışma hayatından uzak kalmasına yol açıyor.
Erkeklerde İlk Sırada Emeklilik Yer Alıyor
Türkiye’de erkeklerin iş gücüne dahil olmama nedenleri incelendiğinde en büyük payın emeklilik nedeniyle olduğu görülüyor. Verilere göre 3 milyon 710 bin erkek emeklilik nedeniyle iş gücüne katılamıyor.
Emekli olan erkekler aktif iş gücünden düşerken bu durum ekonomik üretim süreçlerini doğrudan etkiliyor.