ABD Hükümeti Sorumluluk Ofisi (GAO), yayımladığı son raporda generatif yapay zekânın insan toplumu ve çevre üzerindeki olası olumsuz etkilerine dikkat çekti. Kongre’ye ve kamuoyuna bağımsız denetim ve değerlendirmeler sunan partiler üstü kurum, yapay zekânın kontrolsüz gelişiminin iş gücünde büyük değişimlere yol açabileceğini, yanlış bilgi yayılımını hızlandırabileceğini ve ulusal güvenlik risklerini artırabileceğini belirtti. Ayrıca, veri gizliliği, siber güvenlik açıkları ve önyargılı algoritmaların toplum ve kültür üzerinde kalıcı zararlara neden olabileceği vurgulandı.
Generatif yapay zekâ eğitimi ve kullanımının çevresel yükü artıyor.
Raporda, çevresel etkiler konusundaki belirsizlik de ön plana çıktı. GAO, generatif yapay zekânın eğitimi ve kullanımı sırasında ciddi enerji tüketimi, karbon salınımı ve su kullanımına sebep olunduğunu ancak bu konunun hâlâ yeterince araştırılmadığını bildirdi. Özel şirketlerin veri paylaşmaktan kaçınması ise çevresel zararları tespit etmeyi daha da güçleştiriyor.
Öte yandan, ABD yönetiminde yapay zekâya yönelik yaklaşımda önemli değişiklikler yaşanıyor. Başkan Donald Trump, 24 Nisan’da K-12 eğitiminde yapay zekâ kullanımını teşvik etmek amacıyla bir Yapay Zekâ Eğitim Görev Gücü kurulmasını öngören başkanlık emrini imzaladı. Bu hamle, Biden yönetiminin yapay zekâya yönelik düzenleyici çabalarını geri çeken adımların ardından geldi. Trump ve Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Amerika’nın yapay zekâda “küresel liderliğini” koruma hedeflerini yineleyerek teknoloji üzerindeki sıkı düzenlemelere karşı olduklarını açıkladı.
Trump, yapay zekâ alanında Musk ve Altman’dan destek aldı.
Trump yönetimi ayrıca, Birleşik Krallık ile hazırlanan Paris AI Deklarasyonu’nu imzalamayı reddetti. Trump’ın iklim değişikliği konusundaki şüpheci yaklaşımı da sürüyor; Paris İklim Anlaşması’ndan çekilen Trump, NASA ve NOAA gibi bilimsel kurumların bütçelerinde kesintiye gitti. Diğer yandan, yapay zekâ alanında önemli figürler olan Elon Musk ve Sam Altman’dan maddi destek aldığı belirtiliyor.
