Teknolojiyle iç içe büyüyen Z kuşağı, dijital dünyada her an bağlantıda olmanın bedelini sosyal ilişkilerinde ödüyor. İngiltere merkezli sigorta şirketi AXA’nın yayınladığı son rapor, gençlerin ekranlara olan bağımlılığının yüz yüze iletişimi ciddi şekilde zayıflattığını ortaya koydu.
18-28 yaş grubundaki 2.000 kişiyle yapılan araştırma, gençlerin dörtte üçünden fazlasının yüz yüze sohbetlerde sadece iki dakika içinde dikkatini kaybederek telefonlarına yöneldiğini gösteriyor. Katılımcıların %39’u, konuşma sırasında telefonlarını kontrol etme dürtüsüne karşı koyamadıklarını dile getiriyor.
Gençlerin yüzde 38’i yüz yüze iletişimi sıkıcı buluyor.
Mesajlar, sosyal medya akışı, YouTube videoları ve gelen aramalar, gençlerin odaklanmasını en çok bozan unsurlar arasında yer alıyor. WhatsApp’tan gelen bir mesaj ya da Instagram bildirimi bile sohbetin bölünmesine neden olabiliyor.
Araştırmaya göre, gençlerin %38’i yüz yüze iletişimi sıkıcı buluyor. Her 10 gençten 6’sı ise sosyal ortamlarda kendini huzursuz hissediyor. Özellikle arkadaş buluşmalarında, aileyle vakit geçirirken ya da sosyal etkinliklerde bile telefon, bir kaçış aracı olarak devreye giriyor.
Z kuşağı, telefonsuz kalınca huzursuz oluyor.
Gençlerin üçte biri telefonsuz kaldığında huzursuz olduğunu, dörtte biri ise doğrudan kaygı yaşadığını belirtiyor. Bazıları gece uykularında bile sosyal medyayı kontrol etme ihtiyacı hissediyor. Uzmanlar, bu durumun terapi sürecine başvuran gençler arasında giderek yaygınlaştığını söylüyor.
Zihinsel sağlık konusunda yardım alma eğilimi de oldukça düşük. Ankete göre gençlerin yalnızca %14’ü bir uzmana başvurmayı düşünürken, %37’si bir arkadaşına, %31’i ise sevgilisine açılıyor. %14’lük bir kesim ise kimseyle konuşabilecek durumda olmadığını düşünüyor. Uzmanlar, dijital bağımlılığın gençlerin sosyal bağlarını zayıflattığı ve psikolojik sorunları derinleştirdiği konusunda uyarıyor. Teknolojiyle kurulan bu “sürekli bağlantı hali”, bireyleri ironik şekilde yalnızlaştırıyor.